İSTANBUL’A EK İKİ ŞEHİR PROJESİNE İTİRAZLARIMIZ VE ALTERNATİF ÖNERİLERİMİZ HK.
Yeni yapılacak olan üçüncü köprü ve bağlantı yolları yakınında kurulması düşünülen, henüz fizibiliteleri tamamlanmamış olan, bir bölümü Uskumruköy, Karacaköy ormanlık alanını, ikincisi Şile, Kandıra bölümündeki ormanlık alanı kapsayan iki yeni şehir planı, çevre etki değerlendirmesi açısından kesinlikle uygun planlar olmayıp, aşağıdaki mahsurları getirecektir:
1) Her iki alan da yoğun ormanlık ve endemik alanları tahrip edecektir.
2) Avrupa bölgesinde kurulması planlanan birinci alan ,başta Durugöl, Terkos, Sazlıdere ve Alibeyköy havzalarını kirletecektir.
3) Anadolu yakasında planlanan bölge ise, başta Darlık Barajı olmak üzere Ömerli Barajı ve Elmalı Barajı su havzalarını hızlı bir şekilde kirletecektir.
4) Söz konusu çalışmayla ilgili sosyal etki değerlendirme raporu henüz açıklanmamıştır. Sosyal yönden etkisi incelendiğinde, muhtemelen bu bölgeye toplanacak olan nüfusun, esasen endüstriyel alanların tamamen dışında kalan bu yörelerde, daha çok işsizliğe ve izolasyona mahkum olacağı ortaya çıkmaktadır.
5) İstanbul, ekolojik olarak şimdiden sınır değerlerine ulaşmıştır. Şu anda mevcut İstanbul nüfusunun oksijen ihtiyacını kuzeydeki ormanlık alanlar karşılamaktadır. Bu alanların büyük oranda tahrip edilmesi sonucunda, tüm bölge büyük bir çevre felaketine maruz kalacaktır ki , bunlardan en önemlisi su kirliliği ve ağır metal kirliliği olup, kent’de karbondioksit ve azot gazlarının yoğunluğu da artacaktır.
İstanbul’un iki yeni bölgesiyle genleşmesine karşı alternatif önerilerimiz ise aşağıda özetlenmektedir:
1) Akçakoca-Beycuma-Bartın üçgeninin kapsadığı Zonguldak merkezli yöre, İstanbul’un aşırı nüfusunun taşınabileceği birinci alternatiftir. Bu bölge, gerek E-5 ve E-6 transit yollarına ve yeni yapılacak çevre yollarına yakınlığı nedeniyle, gerekse hinterlandının modern endüstrileşmeye çok elverişli olması, halen sürekli genişlemekte olan Ereğli Demir Çelik entegre çelik üretim tesisleri, kıyı bölgesi boyunca da Ereğli’deki tersaneler başta olmak üzere gemi üretim ve taşımacılığına uygun olması, Karabük’deki Kardemir entegre demir çelik üretim tesisleri gibi nedenlerle, özellikle iş istihdamı ve planlı yerleşim açısından son derece elverişli bir yöredir. Arka hinterlandı, özellikle modern endüstriyel tarım ve antrepoculuğa, tekstil ve mobilya endüstrilerinin gelişimine çok uygundur.
2) Önereceğimiz ikinci alan ise Çanakkale merkezli Biga-Gelibolu-Eceabat üçgenidir. Bu bölgede endüstriyel toprak ve su tarımına çok elverişli olduğu gibi aynı zamanda kıyı antre depoculuğu ve transit taşımacılığa uygun bir bölgedir. Söz konusu bölgenin hinterlandında yer alan Balıkesir, Edremit, Gönen bölgelerinde kurulacak ileri endüstriyel tarım tesisleri ve modern depolama tesisleri ile zenginleşebilecek ve geniş istihdam sağlayacaktır. Bu ikinci bölgede, Çanakkale boğazında daha önce de planlanmış olan Çanakkale-Eceabat ve Gelibolu-Lapseki boğaz köprü geçişleri transit ve hızlı taşımacığa katkı sağlayacaktır.
Saygılarımla, Kudret Tan/İSTÇEF Bşk.Yrd.
|
